Japonya seyahatimizin Tokyo ayağını bitirken daha uzun kalamamış olmanın burukluğunu hissetsemde Okinawa’ya gidiyor olmanın heyecanı yüzeye çıkmaya başladı.Japonya’nın güneyinde Ryukyu Takımadalarının en büyüğü olan Okinawa ; Japonya Anakarasından ayrılan tarihi , kültürü ve Pasifik Okyanusunda olmanın beraberinde getirdiği doğal güzellikleri ve iklimi ile benim ‘ Buraya Yaşarım ‘ dediğim lokasyonlardan birtanesi.
Okinawa’daki Naha Havalimanına Japonya anakarasından veya çevre ülkelerden direk uçuşlar sürekli mevcut.Naha Havalimanı tam hayal ettiğimiz gibi ufak , sade ama aynı zamanda yoğun bir havalimanı.Çantalarımızı aldıktan sonra konaklayacağımız Okinawa’nın en büyük şehri olan Naha şehir merkezine doğru yola koyulduk.Ulaşım konusunda benim tavsiyem havalimanından YuiRail denilen tek yön tren ile şehir merkezine gitmeniz.Şehri yukarıdan izleyebileceğiniz çok keyifli bir tren yolculuğu.Eğer Naha’da değil başka bir yerde kalacaksanız Asahibashi İsyasyonu otobüs terminaline en yakın istasyon.Bu arada eğer 1-2 günlük ulaşım kartları alırsanız hem toplu taşıma sorunun çözersiniz hemde müze , kale gibi görülmesi gereken yerlerde indirimden faydalanabilirsiniz.Taksi kullanmayı tercih ederseniz Japonya’da taksiciler gerçekten işini çok ciddiye alarak yapıyor fakat Okinawa’nın beni hayran bırakan özel bir durumu var.İnsanların sakinliği.Taksiciler çok sakin hafif pasifik ezgileri ile süslenmiş Japonca müzikler .. Taksiden indikten sonra kapıyı kapatmaya zorlamayın çünkü kapılar otomatik kapanıyor.Ben hiç alışamadım ama aklınızda bulunsun.
Konaklama konusunda biz Airbnb ile şehir merkezine yakın bir ev kiraladık.Ev düşündüğümüzden çok daha büyük çıktı.Yani dalış ekipmanlarımızı kurutmak için ekstra yere ihtiyacımız kalmadı.Eşyalarımızı eve attıktan sonra hemen kendimizi sokağa attık ve ara sokakta ilk gördüğümüz yerel restaurant bar tarzı yere birşeyler yemek için girdik.İşte Okinawa’ya hayran olmak için bir sebep daha.Hiç turistlik olmayan yerel halkın geldiği bir yer burası .. Fonda çalan aynı Pasifik ezgileri , rengarenk gömlekleri ile günün yorgunluğunu eğlenerek atan Japon amcalar , arka masada kutlama yapan gençler .. Okinawa’ya Hoşgeldik !!
Okinawa’yı farklı yapan özelliklerin başında tarihi ve kültürü geliyor.19.yy’da Japonya tarafından işgal edilene kadar Ryukyu Krallığı olarak bilinen ada hem Çin hem Japon kültüründen etkilenmiş.İkinci Dünya Savaşında Japonya ve Amerika arasında geçen savaşta büyük yıkıma uğrayan ada kültürel değerlerlerini kaybetmeden yeniden toparlanmayı başarmış.Bugün hala Ryukyu geleneğinden izler görmek mümkün.Mesela benim çok sevdiğim Geleneksel Okinawa Müziği ya da Ryukyu müziği dedikleri Sanshin adında bir enstrümanla yapılan müzik.Bir başkası en azından adını hepimizin bildiği dövüş sanatı Karate aslında Okinawa’da doğmuş .Çok az yaşlı Okinawalının hala konuşabildiği yerel bir dil olan ‘Uchinaaguch’ da unutulmaya yüz tutmuş olsa bile hala korunmaya çalışılıyor. Ama son yıllarda Okinawa’nın adının en çok geçtiği ‘ Uzun Ömürlü İnsanların ‘ yaşadığı ada olması.Sebebini bilmiyorum ama ada halkının sakinliği , telaşsız sakin yaşam tarzı ve beslenme şekilleri uzun yaşam sürmelerinde etkili olsa gerek.
Okinawa mutfağı Japon Anakarasına çok yakın fakat daha sebze ve meyve ağırlıklı.Ev yapımı Noodle ve tofu her zaman hayat kurtarır . Ama eğer et tüketiyorsanız deniz ürünleri ve farklı yerel seçeneklerinizde var.Okinawa halkı ev yemeklerinde ciddi miktarda tatlı patates kullanıyor hatta pirinçten bile daha çok tercih edildiğini söylediler.
Eğer seyahatinizi kışın planlıyorsanız serin havaya ve sert rüzgarlara hazırlıklı olun derim.Tropikal iklime sahip olan adada yazları baya sıcak ve nemli , kışlar genel olarak çok sert ve soğuk olmasada dönem dönem şartlar zorlaşabilir.Mayıs – Haziran dönemi yağmur zamanı , Kore’den de bildiğim baya yağmurlu olabilir bu dönemler.Yağmur sezonu biter bitmez yüksek sıcaklıklar başlar.Ama Okiwana dört mevsimi ile mutlaka görülmesi gereken yerlerin başında benim için.
Okinawa’nın tarihi , kültürü ve sualtı ile ilgili yazılara devam edeceğim – Görüşmek Üzere