Eğer gözünüzü ıssız bir adada açsaydınız yanınıza alacağınız 3 şey ne olurdu ? Hemen cevap veriyorum.Bir adet JetsSki – Dalış Ekipmanlarım ve Hamak. Bu yazımda sizlere Bahamalar’daki Berry Adalarında yaşamdan , en azından bizim yaşamızından bahsedeceğim.
Dalış merkezinden bir önceki yazıda bahsettiğim için bu yazıda dalış merkezi ve çalışma koşullarını pas geçeceğim.
Berry Adaları , Bahamalar’ın Kuzeyinde Başkent Nassau’ya 45km uzaklıkta ve yaklaşık 30 adadan oluşan bir adalar topluluğunun genel adı.Yaklaşık 50km karelik bir alana yayılmış adaların ortak özelliği inanılmaz güzel doğası , berrak suları ve sualtı yaşamı.Berry Adalarının en büyük adası Great Harbour Cay , yaklaşık 800 kişinin yaşadığı ufak bir ada.Ufak bir havalimanı , bir kaç ufak market ve bir kaç tane restaurant.Gündüzleri sadece işi olanların sokaklarda dolaştığı , akşam olduğu zaman ise ada gençlerinin belirli noktalarda toplanıp aynı kendilerinden öncekiler gibi aynı geceyi tekrar tekrar yaşayıp evlerine dağıldığı bir sosyal yaşama sahip.
Gelelim bizim adamıza !! Adaya ilk gittiğimizde yaklaşık 50 kişilik bir ada nüfusumuz vardı.50 kişilik nüfusun 18-20si dalış eğitmeni , geride kalan arkadaşlar ise teknik işlerle vs ilgilenen arkadaşlar.Gün içerisinde sadece 2 saatlik bir süre açılan sadece çok temel ihtiyaçların satıldığı bir market ? , haftada belirli günler gelen bir hemşire , birkaç kedi , çok miktarda tavuk ve tavus kuşu , bolca coconut ve adayı çevreyen kumsallar…
Adada gün çok erken başlar.Günün ilk ışıkları ile siz uyanmasanızda horozlar tüm ada halkının uyanık olduğuna emin olana kadar öter.Benim en sevdiğim manzara ; geceleri ağaçlarda veya çalıların tepesinde uyuyan tavukların tek tek ağaçtan atlayıp aynı yönde ilerlemeleri.Yavru olanların işi daha kolay çünkü onlar daha alçakta kalan dallarda uyuyorlar.
İşe gidiş yolunda ya çalılıklardan ya da kumsaldan gitmeniz gerekiyor.Ama her iki yolun sonuda sizi dalış merkezinin olduğu adanın doğusuna bakan sahile getiriyor.Kahve makinası homurdanarak kahve hazırlarken bizde çoğu dalış merkezinin yaptığı sabah hazırlıklarımızı yapıyoruz.Adaya gelen dalıcılar gemi ile geldiği için sabah saatlerinde çevrede pek insan olmaz.Sabah işlerini yavaş yavaş tamamlayan adalılar gün başlamadan bir kahve molası vermek için bir araya gelmeye başlar.Her ne kadar ufak bir nüfusa sahip olsakta dünyanın çeşitli yerlerinden eğitmenlerle çalışınca anlatacak , dinleyecek hikaye hiç bitmiyor.Bazen kültürel benzerliklerimize ya da farklarımıza şaşırıp , meraklanıyoruz , konu konuyu açıyor …
Eğer sabah kahvenizi içerken Portekizli Jose sohbete dahil olmuşsa muhtemelen Amazonda görüp çok beğendiği ama adaya getirtemediği güneş gözlüğünden yakınacaktır.İtalyan Fede geçen gün tanıştığı kızlardan , Kolombiyalı Juan bu sezon resiflerin daha az canlı gözüktüğünden, Koreli eşim Heejung adada Kore yemeği olmamasından..
Adaya ayak basan ilk misafirler ile gün başlar.Gün içerisinde bazen çok yoğun olsakta bazen tam tersi çok sakin oluyoruz.Gün içerisinde yoğunluğumuza göre bazen kendi aramızda kurtarma eğitimleri veya ilkyardım pratikleri yaptığımız oluyor.Yani günü verimli geçirmeye özen gösteriyoruz.
Gün bitip , dalış tüplerini tekrar doldurulacağı yere gitmek üzere araca yükledikten sonra yine ada ile başbaşasınız.Markete gitmek istiyorsanız en yakın market Great Harbour Cay !! Tek ulaşım tekne ya da Jetski.Tabi hava durumu ve gel git çok önemli.Her 8 saatte bir değişien gelgitlerde suların çekildiği dönemdeysek işimiz zor.Açık denizden geniş bir yay çizip Great Harbour’a arkadan ulaşmamız gerek.Dönüş yolunda sular yüksekmeye başlayacağı için hızlı olmamız lazım çünkü yükselen sular sahile parkettiğimiz jetskileri alıp götürebilir.Ayrıca yükselmeye başlayan sularla beraber dalga boyuda büyüyecek ve dalgalar kuvvetlenecek.
Great Harbour ziyaretleri genellikle çok zevkli olur , komşu adayı ziyaret bazen seyahat ediyor hissi uyandırır.Dönüş yolunda eğer sular yeteri kadar yükselmişse bir zamanlar Pablo Escobar’ın ‘’ Bebek Pudrası ‘’ ticareti için kullanığı adanın çevresinden dolaşıp evimize geri döneriz.
Bu arada yazının başında Amazon siparişlerimizden bahsetmiştim.Paketlerin bize ulaşmasının tek yolu Miami – Great Harbour uçak seferlerini yapan havayolu firmasına paketleri kargolayıp.Sonrada havalimanınadan yine jetski veya tekne ile gidip paketlerimizi almak.Paketkerin gümrük işlemleri çok kısa sürse de Bahama’da gümrük vergileri çok yüksek.
Özellikle yaz aylarında günler uzun olduğu için iş sonrasında yüzmek , güneşlenmek veya voleybol oynamak için çokça vaktimiz oluyor.Bazen plansız bir şekilde gelişen mangal partilerinde tüm ada halkını bir arada görebiliyoruz.
Sağlık hizmetleri oldukça sınırlı olsada acil durumlar için hazırlıklıyız.Acil durumlarda deniz uçakları ile anakaraya nakil mümkün.Onun dışında Great Harbour’daki ufak sağlık ocağınıda ziyaret etme imkanımız var.
Hava sıcaklıkları kışın 24C ve yaz mevsiminde 30C üzerinde oluyor.Kasım ve Nisan arası kuru sezon olsada hala bolca yağış alıyor.Yaz aylarında çok ani bastıran yağışlara hazırlıklı olmak lazım.Ufak sistemler halide yağışlar bazen 15-20 dakika sürüyor fakat ciddi yağış bırakıyor.
Kışın rüzgar yönü kuzeye dönüyor işte o zaman Bahamalar’da da olsanız o ceketi giymek zorunda kalıyorsunuz.Ağustos – Ekim Arası kasırga dönemi.Ben iki tane kasırga ve bir kaç güçlü tropikal fırtına yaşadım.Kasırganın kendisinden çok öncesinde kasırgaya hazırlık ve sonrasında tekrar yerleşme kısmı çok daha yorucu.
Ufak adalarda yaşamak çok güzel gözükse de kendi zorluklarını beraberinden getirir.İstediğiniz her an adadan çıkamayacak olduğunuzu bilmek zor bir durum.Ama güzel yanından bakarsanız bu adalarda kurulan dostluklar çok uzun yıllar devam eder.Bu adalardaki edinilen tecrübe çok değerlidir.
Kalın Sağlıcakla